42,1101$% 0,24
48,3719€% 0,45
54,8821£% 0,25
5.387,96%1,09
9.012,00%0,89
3.981,63%1,10
10.956,28%0,39
4317750฿%-1.16704
42.08$%0.00544
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM’de yaptığı kapsamlı grup konuşmasında hem mevcut siyasal iklime hem de ekonomi, hukuk, dış politika ve teknoloji gündemine ilişkin geniş çaplı değerlendirmelerde bulundu.
“Siyasetin bir arınma yaşaması gerekiyor” diyen Davutoğlu, Türkiye’nin “sanayi devriminden de büyük bir dönüşümün” eşiğinde olduğunu savunarak “zihniyet, ahlak, adalet-hukuk, sosyo-ekonomik ve kurumsal-siyasal” başlıklarında beş devrim çağrısı yaptı.
“Adaylığın ve Makamın Peşinde Değilim”
Konuşması boyunca “ne bugün bir makamın ne de ilerideki seçimlerde bir adaylığın peşinde olmadığını” vurgulayan Davutoğlu, “Ahlaki üstünlüğümü kaybetmektense hayatımı kaybetmeyi tercih ederim” sözleriyle siyaset anlayışını tanımladı. Kendisini hedef aldığını söylediği çevrelere de, “Kulaklarınızı iyi açın ve beni dinleyin” diyerek seslendi.
Konuşmasının girişinde “At izinin it izine, kurt sesinin çakal sesine” karıştığı bir dönemden geçildiğini savunan Davutoğlu, “trol çeteleri, çıkar çevreleri, rövanşizm peşindeki siyasi odaklar ve genel başkan kisveli cambazlar” diye nitelediği kesimlerin kendisine dönük “algı operasyonları” yürüttüğünü öne sürdü.
“Ben sizin hülyasıyla yanıp tutuştuğunuz unvanlara alnımın akıyla ulaştım; Rabbim bana izzetle girdiğim her yerden izzetle çıkmayı nasip etti” diyen Davutoğlu, “Ne kimseden bir talebim, ne de dünyevi bir beklentim var” ifadesini kullandı:
“Elindeki makamı ilkeleri için terk eden birine bedel biçilmez; onun bedeli değerleriyle ölçülür.”




“Sanayi Devriminden Daha Büyük Dönüşüm”
İki hafta önce Oxford ve Londra’da verdiği konferanslara ve İngiliz Parlamentosu’ndaki kitap tanıtımına değinen Davutoğlu, “siber güvenlik ve yapay zekâ” alanlarında çalışan genç Türk araştırmacılarla Oxford Union’da buluştuğunu anlattı. “Ümidim arttı” dese de, “bu gençlerin ülkemize değil de başka ülkelere katkı sunuyor olması”nın kendisini yaraladığını söyledi. Dışişleri Bakanlığı döneminde kurdukları bilim ataşeliklerinin akıbetini sorduğunu, “haberdar bile olunmadığını” dile getirdi.
Robot teknolojilerinde Çin’in tahayyül eden, kendini düzelten ve diğer robotlara eğitim verebilen sistemleri üzerine yapılan tartışmaları aktararak, “Dünya kendi kendini düzelten, öğrenen ve öğreten robotlar çağına giriyor; biz hâlâ klasik sanayide nefes almaya çalışıyoruz” dedi. Türkiye’ye döndüğünde İSO, TÜSİAD, TGSD ve MÜSİAD ile görüştüğünü, özellikle tekstil sektöründen “acil destek verilmezse altı ay içinde fabrikalar kapanır” uyarıları aldığını anlattı.
“Reform Değil, Neşter Şart”
Davutoğlu, “hastalıkların reformla ıslahatla düzelemeyeceğini” savunarak “beş devrim” başlığını şöyle açtı:
1) Zihniyet Devrimi
“Köhnemiş dogmalarla zihniyet sıçraması olmaz” diyen Davutoğlu, muhafazakâr, milliyetçi ve seküler düşünce damarı içinde isimler sayarak bugünün fikrî üretiminin tarihî öncüllerin gerisinde kaldığını söyledi.
“Zihnen kuşatma altındayız; bazıları meleklerin cinsiyetini tartışsın, ben evrenselle buluşan milli zihniyetin arayışını sürdüreceğim.”
2) Ahlak Devrimi
“Ahlaki çöküş ürkütücü. Aile yapısı sarsıldı, yolsuzluk sistemik hale geldi, kumar ve uyuşturucu her yere girdi. Sporu bile bahis alanına çevirenler var.” İlke olarak “Ahlakçı değil, ahlaklı ol” vurgusu yapan Davutoğlu, 3–5 yıllığına ‘yolsuzluk ihtisas mahkemeleri’ kurulmasını, “beytülmale uzanan elin kime ait olduğuna bakılmaksızın kırılmasını” önerdi.
3) Adalet ve Hukuk Devrimi
Şiarın “Herkes için adalet” olması gerektiğini söyleyen Davutoğlu, hukukun üzerinden “siyasi elin kalkması” gerektiğini belirtti. Siyasi kimliklerinden ötürü cezaevinde olanlar ve KHK mağduriyetlerinin evrensel adalet ölçüleriyle ele alınması çağrısında bulundu.
4) Sosyo-Ekonomik Devrim
“Üretim odaklı dönüşüm ve gelir adaleti” hedeflerini açıklayan Davutoğlu; adil vergi, kamuda tasarruf, denk bütçe, teşvik sisteminin kökten değişimi, teknoloji-istihdam dönüşümü ve tarım-sanayi entegrasyonu başlıklarına dikkat çekti.
5) Kurumsal-Siyasal Devrim
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin (CHS) “gücü tek merkezde topladığını” savunan Davutoğlu, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çağrısını yineledi. DPT’nin lağvedilmesiyle “kurum kapasitesinde erozyon” yaşandığını belirterek, “Devlet adamı kadrosu yetişmiyor” dedi.
“Kemer Sıkma Milletin Ümüğüne Bastı, Enflasyon Düşmedi”
Hazine ve Maliye politikalarını “kemer sıkma ile halkın ezildiği” bir çerçeve olarak tanımlayan Davutoğlu, alım gücündeki kayıpları “vahim tablo” diye niteledi.
“2002’de asgari ücretle 7 çeyrek altın alınırken bugün 2,5 bile alınamıyor; emeklinin durumu daha kötü.”
“Geniş tanımlı işsiz sayısı 13 milyonu aştı; vergi-enflasyon etkisiyle ücretlerde toplam kayıp 1,5 trilyon TL’ye yaklaştı.”
“Faiz yükü 2,7 trilyon TL; günlük 5,5 milyar TL faiz ödüyoruz, 2026’da 7,5 milyar öngörülüyor.”
2016’da asgari ücrete yaptıkları “enflasyonun 5 katı” artışı hatırlatan Davutoğlu, “maliyeti özel sektörle yarı yarıya paylaştık” dedi ve bugün için de refah payı + maliyet paylaşımı önerdi:
“Kaynağı nerede harcadıysanız oradan bulacaksınız. Ranttan üretime geçmeden hiçbir ücret artışı anlamlı olmaz.”
Özdağ’a Sert Tepki: “Brifingci Provokatör”
Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ı eleştiren Davutoğlu, Mossad’dan brifing aldığını ileri sürdüğü Özdağ’ı, “brifingci provokatör” diye niteledi; “Böyle birinin bize ‘utanma’ üzerinden ahlak dersi vermesi aymazlıktır” dedi.






Erdoğan’dan Bahçeli’ye Teşekkür! “FETÖ’cü Alçakların Oyunlarını Deşifre Etti”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.