39,3022$% 0.32
44,9570€% 0.28
52,9693£% -0.2
4.147,84%-0,55
6.724,00%0,36
3.288,72%-0,86
9.019,57%-1,65
฿%
$%
31 Mayıs 2025 Cumartesi
Hindistan Genelkurmay Başkanı Anil Chauhan, Pakistan ordusunun Hindistan’a ait savaş uçaklarını düşürdüğünü ilk kez teyit etti.
Hindistan Genelkurmay Başkanı Anil Chauhan, Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) tarafından Singapur’da düzenlenen “Shangri-La Diyaloğu” forumuna katıldı.
Genelkurmay Başkanı Chauhan, oturum aralarında Bloomberg TV’ye verdiği röportajda önemli açıklamalarda bulundu. Chauhan, Pakistan ordusunun son çatışmalarda Hindistan’a ait savaş uçaklarını düşürdüğünü ilk kez doğruladı. Chauhan, “Önemli olan uçağın düşmesi değil, neden düşürüldüğüdür. Hangi hatalar yapıldı, bunlar önemli. Sayılar önemli değil” dedi. Pakistan yönetiminin 6 Hint savaş uçağını düşürdüğü yönündeki açıklamasının “tamamen yanlış” olduğunu öne süren Chauhan, Hindistan’ın kaç savaş uçağı kaybettiğini açıklamaktan kaçındı. General Chauhan, “İyi olan tarafı, yaptığımız taktik hatayı anlayabilmemiz, düzeltebilmemiz ve 2 gün sonra tekrar uygulamaya koyup tüm uçaklarımızı tekrar uzun menzilli hedefleri vurmak için uçurabilmemizdir” ifadelerini kullandı.
Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, çatışmalar sırasında Hindistan’a ait 4’ü Fransız yapımı Rafale olmak üzere 6 savaş uçağını düşürdüklerini belirtmişti. Hindistan hükümeti ise daha önce çatışmada savaş uçağı kaybedip kaybetmediği konusunda yorum yapmaktan kaçınmıştı.
Hindistan-Pakistan gerilimi
Hindistan’ın Cemmu ve Keşmir eyaletindeki Pahalgam’da bulunan turistik bir noktada 22 Nisan’da gerçekleştirilen terör saldırısında 26 sivilin hayatını kaybetmesinin ardından Hindistan-Pakistan arasında gerilim artırmıştı. Hindistan saldırıda Pakistan’ın rolü olduğunu iddia etmiş, Pakistan yönetimi söz konusu iddiayı reddetmişti. Hindistan Silahlı Kuvvetleri, Pakistan’a yönelik “Sindoor Operasyonu” adıyla saldırı gerçekleştirerek “terör altyapısını” hedef aldığını açıklamıştı. Pakistan ise Hindistan’ın saldırılarına karşılık olarak Bunyan-un-Marsoos Operasyonu’nu başlatmıştı. İki ülke arasında 10 Mayıs’ta ateşkes sağlanmıştı.
TBMM Adalet Komisyonu, 10. Yargı Paketi’ni görüşmek üzere toplandı.
TBMM Adalet Komisyonu, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile bazı kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini görüşmek üzere toplandı.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, suç ve suçluyla mücadelede adil, ölçülü ve insan onuruna esas alan bir yaklaşımın hukuk devletinin en temel gereği olduğunu belirterek, “Ceza adaleti sisteminin bir amacı ödeticilik ve caydırıcılık olsa da esas amacı uslandırıcılığı yani hükümlüyü rehabilite ediciliğidir. Yani ceza adalet sistemi sadece faillerin cezalandırılmasını öngörmez, aynı zamanda mağdurum korunmasını, toplumun huzurunu, tesisini ve gelecekte benzer fiillerin önlenmesini de hedefler. Etkin ve adil bir ceza sistemi toplumun hukuka olan inancını pekiştirerek bireylerin adalet karşısında eşit ve güvenli bir zeminde yer aldıklarını hissetmelerini sağlar. Bu nedenle ceza adaleti devletin kudretini değil, adaletle yoğrulmuş merhametini gösterdiği yerdir. Etkin bir ceza infaz sistemi de toplumun suç ve suçlulardan korunmasıdır. Yanı sıra hükümlülerin yeniden suç işlemesini etmeler, gravitasyon süreçlerini yüklendirir ve onların topluma yeniden kazandırılmalarını sağlar. Cezayı hakkıyla infaz etmek, adaleti layıkıyla hayata geçirmek demektir” ifadelerini kullandı.
Adalet Komisyonu Başkanvekili ve AK Parti Samsun Milletvekili Orhan Kırcalı, teklifte toplumsal huzurun güçlendirilmesine yönelik önemli düzenlemeler yer aldığını belirterek, “Teklifte cezasızlık algısının önüne geçilmesi ve cezanın ispat amacının gerçekleştirilmesi bakımından düzenlemeler yer almaktadır. Teklifle yapılması öngörülen düzenlemeyle bir yıllık makbul cezasının koşullu salı verilme tarihine kadar ceza infaz kurumunda geçirilmesi gereken süresinin en az onda birinin mutlaka ceza infaz kurumunda geçirilmesi öngörülmesidir. Bu da bu düzenleme maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce işlenen suç bakımından uygulanmayacaktır. Teklifte ikinci kez mükerrerlerin koşullu Salı verilmeden faydalanabilmelerine de imkan tanınmaktadır. Buna göre bu hükümler süreli hapis cezasının dörtte üçten iyi hali olarak infaz edilmeleri durumunda koşullu salı verilmeden yer alınabileceklerdir. Teklifle çocukların ve kadınların lehine olacak şekilde özel infaz usullerinin kapsamı da genişletilmekte ve bu infaz usulünden faydalananlar hakkında denetimin tedbirleri uygulanarak cezanın infazı hükümlerinin de uygulanabilmesine imkan sağlanmaktadır” şeklinde konuştu.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, ‘Filistin İçin Sessiz Kalma’ programına katıldı. Altun, burada yaptığı açıklamalarda “Kalıcı barışın sağlanması lazım ve bölgede yaşanan bu savaşın artık ortadan kalkması lazım” dedi.
‘Filistin İçin Sessiz Kalma’ programına katılan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Altun, “Somut olarak taleplerimiz var. Somut olarak gayretlerimiz var. Bu taleplerin, gayretlerin başında her şeyden önce bir an önce kalıcı ateşkesi sağlamak var. Diğer taraftan insani yardımların bir an önce aksamaksızın, hızlı bir şekilde, koordineli bir şekilde doğrudan bu mazlum Gazzellilere, Filistin halkına ulaştırılması var. Bunun bir an önce sağlanması lazım. Kalıcı barışın sağlanması lazım ve bölgede yaşanan bu savaşın artık ortadan kalkması lazım” ifadelerini kullandı.
İsrail’in zulmünü ‘soykırım’ olarak nitelendiren Altun, “Bir taraftan soykırım, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne göre suç. Baktığınız zaman her haliyle büyük bir vahşet. Fakat öte taraftan İsrail, çevreye de saldırıyor. İbadet mekanlarına da saldırıyor. Şehirleri de tarumar ediyor. Bu yönüyle baktığımızda yine Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin tanımladığı haliyle İsrail, bir yanıyla soykırım yapıyor. Bir yanıyla Kent Kırım yapıyor baktığınızda. Çünkü bu haliyle ve Eko Kırımda yapıyor. Bütün boyutlarıyla ve burada insanlığı, doğayı, çevreyi, şehirleri tarumar ediyor. Fakat bu 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren hızlanmış olsa da esasında bunun çok ciddi bir tarihsel arka planı var” dedi.
İBB’ye yönelik operasyonlarda gözaltına alınan ve hakkında ev hapsi kararı bulunan İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Başa’nın kalbinde 2 damara müdahale edilirken müşahede altına alındı.
İBB operasyonlarının ikinci dalgasında gözaltına alınan ve hakkında ev hapsi kararı verilen İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa’nın sağlık durumu olumsuz etkilendi. Başa 26 Nisan’da gözaltına alındıktan sonra 4 gün gözaltında kalmış ve hakkında ev hapsi kararı verilmişti. Başa gözaltından çıkınca kalbi olumsuz etkilendiği için hastaneye kaldırılmış ve kalp ameliyatı olacağı açıklanmıştı.
Ev hapsinde bulunan Başa’nın sağlık durumu bir kez daha kötüye gitti. Artan göğüs ağrıları nedeniyle Başa sabah saatlerinde bir kez daha hastaneye kaldırıldı. Başa’nın kalbinde 2 damara müdahale edildiği belirtildi. Başa hâlâ hastanede müşahede altında tutuluyor.
Galatasaray, takımdan ayrılan Kaptan Fernando Muslera’nın sahibi olduğu Sportivo Bella Italia ile iş birliği protokolü imzaladıklarını açıkladı.
Sarı-kırmızılıların sosyal medya hesabından konuyla ilgili yapılan açıklamada, “Sevgili kaptanımız, efsanemiz Fernando Muslera’nın sahibi olduğu Sportivo Bella Italia (Litoral SAD) ile imzalanan protokol çerçevesinde; kulübümüz, Güney Amerika bölgesindeki kulüpler ve futbol akademileriyle güçlü bir network oluşturulması, oyuncu gözlemciliği ve geliştirilmesi konularında stratejik iş birlikleri yürütecektir” denildi.