Çiftçiler, kuraklıktan ve artan maliyetlerden dertli: “Hem çiftçiye destek yok hem de piyasaya denetim yok” | Tivi 6Tivi 6

21 Şubat 2025 - 10:34

Çiftçiler, kuraklıktan ve artan maliyetlerden dertli: “Hem çiftçiye destek yok hem de piyasaya denetim yok”

Çiftçiler, kuraklıktan ve artan maliyetlerden dertli: “Hem çiftçiye destek yok hem de piyasaya denetim yok”
Son Güncelleme :

12 Şubat 2025 - 14:51

Çiftçiler, artan maliyetler, kuraklık, tohum fiyatlarındaki artış, belirlenen taban fiyatlarının maliyetin altında kalması ve iklim değişikliğinden olumsuz etkileniyor. Kastamonulu çiftçi Hasan Yıldırım, “Devlet, piyasadaki fahiş artımı denetlemeli. Bundan 25 sene önce devlet, gübreye, aletli sulamalara destek veriyordu. Bunların hepsini kaldırdılar. Yani hem çiftçiye destek yok, hem de piyasaya denetim yok” dedi.

Kastamonu’da çiftçilik yapan Hasan Yıldırım: “Sulayabildiğimiz sarımsak iyi ama pancarda komple zarar ettik. Bunun nedeni ise hem kuraklık hem de fiyatların maliyetin çok altında kalması. Devlet, çiftçi ekmesin diye uğraşıyor. Bu nedenle bu sene pancar ekiminde yüzde 60 azalma var. Kendi işçiliğimizi hiç saymıyoruz. Ona rağmen zarar ediyoruz. Şu anda pancar paralarını da alamadık. Mısırın parasını da alamadığımzı için kendi hayvanlarımıza yediriyoruz. Arpa ve buğdaydan da tamamen zarar ediyoruz. Böyle giderse tüm gençler köyden kaçacak. Devletin, her ürüne hak ettiğini vermesi lazım. Devlet, üretimi düşürtmeyecek. Piyasadaki fahiş artımı denetleyecek. Bundan 25 sene önce devlet, gübreye, aletli sulamalara destek veriyordu. Bunların hepsini kaldırdılar. Yani hem çiftçiye destek yok, hem de piyasya denetim yok. Eskiden devlet, mahsullerimize yüzde 36 destek veriyordu. Şimdi yüzde 3’e, 5’e düşürdüler. Bu yüzden millet çiftçilikten kaçıyor. Biz, Türkiye olarak çok kötü bir hale geldik. Bunun önüne geçmeleri lazım. Devlet, gübreye, yeme, mazota destek vermezse bu sorunlar çözülmez.”

“Türkiye’de tarım alanları rant uğruna betonlaştırıldı”

Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş: “İklim değişikliği tüm dünyanın sorunu ama Türkiye bu durumdan daha çok etkileniyor ve etkilenmeye de devam edecek. Bunun tarıma etkisi ise şu, bizim zaten üretimde arz yetersizliğimiz vardı. Dolayısıyla üretim düşecek. Tarım alanlarında su seviyesi derinlere düştü. Yani 100 metreden su çekerken, şimdi 300 metreden su çekmeye çalışıyoruz. Bu da daha çok masrafa neden oluyor. Türkiye’de tarım alanları rant uğruna betonlaştırıldı. Siyasi iktidar bunların farkında ama önlem almıyor. Zamanında ve yeterli yağış yok. Belki de son 10 yılın en kurak zamanlarını yaşıyoruz. Bunlar olurken, bitkilerin habitatı da değişti.”

Bursa’da çiftçilik yapan Maksut Özdemir: “Biz, Bursa’da kuru tarım yapıyoruz. Ekim dönemleri değişti, verimler düştü, yağışlardan dolayı kalite de düşüyor. Daha öceki senelerde hasat döneminde olan yağışlar verimi olumsuz etkiliyor. O yüzden hasat zamanı yaklaştıkça verimin nasıl olacağını anlayabiliyoruz. 5-6 sene öncesine kadar Ekim ayında arpa, buğday ekebiliyorduk ama artık yağışlar Kasım’da başladığı için ekim zamanı Kasım’a sarktı.”

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.