38,1314$% 0.12
43,6522€% 1.34
50,6100£% 0.27
4.076,52%3,08
6.704,00%3,11
3.326,91%3,01
9.266,09%-1,36
3247111฿%0.32466
38.12$%0.0729
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından ilk kez toplandı. Oturumu yöneten İBB Başkan Vekili Nuri Aslan “Hepimiz milletin iradesiyle seçtiği ve İstanbul’a hizmet etmekle görevlendirdiği kişiler olarak buradayız. Ama ne yazık ki bugün milletin iradesi, Türkiye’nin ikinci büyük meclisi eksik tecelli ediyor. Çünkü İstanbullular tarafından seçilmiş İBB Başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz haklarında kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen tutsak durumundalar” ifadesinde bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından ilk kez toplandı. Oturumu yöneten İBB Başkan Vekili Nuri Aslan “Hepimiz milletin iradesiyle seçtiği ve İstanbul’a hizmet etmekle görevlendirdiği kişiler olarak buradayız. Ama ne yazık ki bugün milletin iradesi, Türkiye’nin ikinci büyük meclisi eksik tecelli ediyor. Çünkü İstanbullular tarafından seçilmiş İBB Başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz haklarında kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen tutsak durumundalar” dedi.
İBB Meclisi’nin nisan ayı oturumlarının ilk birleşimi Saraçhane’deki başkanlık binasında gerçekleştirildi. Oturuma, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından vekil olarak seçilen Nuri Aslan başkanlık yaptı. Açılış konuşmasını yapan Aslan, “Türkiye’nin ikinci büyük meclisi eksik tecelli ediyor” diyerek tutuklamalara tepki gösterdi. Aslan, şunları söyledi:
ADAYLIĞINI ENGELLEMEK…
“Nisan ayı İBB Meclis toplantımız için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Hepimiz milletin iradesiyle seçtiği ve İstanbul’a hizmet etmekle görevlendirdiği kişiler olarak buradayız. Ama ne yazık ki bugün milletin iradesi Türkiye’nin ikinci büyük meclisinde eksik tecelli ediyor. Çünkü İstanbullular tarafından seçilmiş İBB Başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz haklarında kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen tutsak durumundalar. Hiçbir somut delile dayanmayan, kulaktan dolma gizli tanık ifadeleriyle oluşturulmuş iddianameler nedeniyle tutuklu olarak yargılanıyorlar. Tüm Türkiye yargıyı alet ederek kurgulanan bu operasyonun asıl hedefinin Sayın Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığını engellemek olduğunu çok iyi biliyor. Burada hedeflenen sandıkta bileğini bükemeyeceklerini çok iyi bildikleri Sayın Ekrem İmamoğlu’nu dayanıksız iddialarla saf dışı bırakmaktır. 18 Mart’ta 31 yıllık üniversite diplomasının iptali 19 Mart’ta şafak operasyonuyla gözaltı ve ardından tutuklama kararıyla başlayan sürecin aslında çok daha önceden kurgulandığı ortadadır.
“LAYIK GÖRDÜĞÜNÜZ BU MU?”
Bu işin başlangıç noktası 31 Mart 2024 yerel seçimleri ve iktidarın aldığı ağır yenilgidir. Artık birinci parti olmadığını gören ve bunu hazmedemeyen iktidar milletin iradesine darbe vurma planını devreye almıştır. Önce Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer sonra, Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat ardından Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler, milletin onlara verdiği koltuktan yargı alet edilerek indirilmiştir. Devamında da İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanımız Mehmet Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah Şahan, İBB Meclis Üyelerimiz, İBB üst düzey bürokratları çalışanları dahil yüzün üzerinde kişinin özgürlüğünden mahrum bırakılmasıyla operasyonlar devam etmiştir. Bugün geldiğimiz durumda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yanı sıra İstanbul’un beş ilçesinin seçilmiş belediye başkanı tutsak, Türkiye’ye layık gördüğünüz demokrasi bu mudur? Sandıkta rakiplerinizi hapishane duvarları arasında hapsetmek midir?
SAYGI TALEBİ DAMGA VURDU
Tek yaptıkları anayasal protesto hakkını kullanmak milletin iradesine sahip çıkmak olan pırıl pırıl gençler. Bayram tatilini ailelerinden uzakta hapishanede geçirdiler. Vicdanınız hiç rahatsız olmuyor mu gerçekten? Tabii ki hiç kimse hukukun üstünde değil. Herkes yargılanabilir. Bir suçu bulunursa kanunların işaret ettiği şekilde cezalandırılabilir. Fakat artık bu dönemde normal süreç dışına çıkıp normal haline getirilen tutuklu yargılanmalar toplumda adalet duygusunu zedelemektedir. İnsanlar iddianameleri bile hazırlanmadan böyle neyle suçlandıklarını bilinmeden aylarca, yıllarca özgürlüklerinden mahrum edilmektedirler. Bu uygulamalardan acilen vazgeçilmesini, Türkiye’nin huzuru için şart olarak görüyoruz. Tüm tutuklu arkadaşlarımızın gençlerin serbest bırakılmasını, milletimizin iradesine saygı duyulmasını talep ediyoruz. Bu haksızlıklardan, hukuksuzluktan vazgeçin. Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir”
Narin Güran davasında flaş gelişme
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.