

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TBMM’ de partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu konuşmasına Azerbaycan’daki Hocalı katliamında hayatını kaybedenleri şair Abdurrahim Karakoç’un ‘Karabağ’a Mektup’ şiirinden bir dörtlük seslendirerek andı:
“Kendimizden koptu kendi bağrımız,
Zulüm girdabında yandı bağrımız,
Hedef tahtasına döndü bağrımız,
Alevler sizdeyse közü bizdedir,
Sizdeki yaranın, özü bizdedir!” dizeleri ile anarak başladı.
Müsavat Dervişoğlu İktidarın ekonomi yönetimi ve israf düzenine tepki gösteren yakın dönemdeki yargı kararlarını da eleştirerek, sözlerine şöyle devam etti:
” Manisa ve İzmir ziyaretimizde esnaflarımızla, vatandaşlarımızla bir araya geldik, dertlerini dinledik. Günü siftahsız kapayan esnafı da gördük, kulağımıza eğilip çilesini anlatan vatandaşımızı da. Tablo kötü , ekonomi kötü. İşçimizden memurumuza, emeklimizden çiftçimize, kadınlarımızdan gençlerimize, millet dertli, millet çaresiz. Eğer cesaret edebiliyorsanız bir çıkın hele. Çarşıya çıkın, pazara çıkın. Vatandaşa ‘Nasılsın’ diye bir sorun bakalım, ne diyecekler. Biliyorum yapmayacaksınız, yapamayacaksınız. Huzura çıkmaya yüzünüz yok. Olur da çıksanız bile, edilecek sözlerden utanacağınız yok. Biz duyuyoruz, görüyoruz. Duyduklarımız, gördüklerimiz üzerine çalışıyor, Türkiye’yi nasıl düze çıkaracağımızı da iyi biliyoruz. Biz varız, hazır olun, müsterih olun.” şeklinde konuştu.
İktidarın ‘kantarın topuzunu kaçırdığını’ ifade eden Dervişoğlu, bu iktidar, keyfi uygulamalarla, adaleti çiğneyen yargı sopasıyla, cübbelerine ilik açtırmış kontenjan savcıları ve hakimleriyle, kantarın topuzunu kaçırdı. Şaka-maka, istibdatla ömür boyu iktidarda kalacaklarına inanıyorlar. Ama buradan acı gerçeği hatırlatayım; 2017’deki mühürsüz zarflardan beri, parti devletine dönüştürdükleri bu mekanizma, önce onların başına yıkılacaktır. Tarih bunu söyler, milletimizin feraseti de bunu işaret eder.”dedi.
“Kurtarıcı diye getirilen Mehmet Bey, mutfaktaki yangını afete çevirdi”
Ekonomi ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i eleştiren Dervişoğlu “Milletimiz soruyor , nerede bu müthiş Hazine ve Maliye Bakanı? Gece gündüz faiz lobilerinin kapısını aşındıran vergimatik Mehmet’i merak ediyorlar .Türkiye’yi krizden çıkaracak dedikleri programı gibi, o da kayıptır .Mehmet Bey’in yapabileceği bir şey yok demiştik. Üzgünüm, ama tam da dediğimiz gibi oldu. Kurtarıcı diye getirilen Mehmet Bey, mutfaktaki yangını afete çevirdi. Emekliyi yaktı, memuru yaktı, hazineyi yaktı. Milletin mütevazı hesaplarını kuşa, cüzdandakileri de pula çevirdi. Ne yaptı Mehmet Bey? Zaten cep delik cepken delik, üstüne milletin cebinden saraya giden tüneller açtı. Ocaklara incir ağacı dikti. Bunlardan derman çıkmaz.” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘askıda buğday’ kampanyasına tepki gösteren Dervişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ortağınızın buluşuna bakın. “Askıda 9 Gülek Buğday” kampanyası başlattı. Başta çiftçilerimiz olmak üzere herkese çağrı yaptı, Muhtaç durumdaki vatandaşlarımıza 9 gülek, yani 288 kilo buğday dağıtın dedi. İşler yolundaysa buğday dağıtmak da neyin nesidir? Belli ki, ittifak ortağınız bile, sizin yalan dünyanıza kanmıyor artık. Eğer Karacabeyli çiftçi kardeşimin sözleri, Cumhurbaşkanı’nın onur ve haysiyetini rencide ediyorsa, Buyurun, aynı muameleyi ortağınıza da yaptırın. Ona cesaret edemiyorsanız da, hakkı ve hakikati söyleyenlerin üzerinden elinizi çekin artık. Türkiye’nin kötü yönetildiği gerçeği, sadece çiftçilerimizin değil, esnafımızın da sırtında yüktür. Esnafı bu kadar sıkıntıya soktunuz, bari nefes alabileceği imkanlar üretin. Acil talepleri var.” şeklinde konuştu.
Erdoğan’a seslenen Dervişoğlu ,”Parti MKYK’sının sığınmacı çadırına döndürülmesine verecekleri cevabı ben de merak ediyorum. Buradan sesleniyorum; Makam mevki dağıtarak belli ki imkansızı istiyorsun Recep Tayyip Erdoğan! Sana yol vermeyeceğiz. Bunun için siyasi entrikalar ve tezgahlar kurmaya hazırlanıyorsan da, Buyur gel hodri meydan! Biz buradayız! Hepiniz birsiniz biz yine tekiz! Türk milletinin yıkılmayan son kalesiyiz” dedi.
Dervişoğlu, Erdoğan’a Mehmet Akif Ersoy’un İstiklâl Marşı şiiri ile tepki gösterdi:
“Bir ülkeyi idare edenler, normalde, suçlulara, yanlış yapanlara gözdağı vermek için yasaları kullanır, hukuku kullanır. Recep Tayyip Erdoğan’sa bunun tam tersini yapıyor. Yasaları hukuksuzca kullanıp, millete gözdağı vermeye çalışıyor. Şiirler okudu diye haksızlığa uğrayıp, cezaevine girdi ama, belli ki şairi hiç anlamamış. Akif’in, İstiklal Marşımıza neden “Korkma!” diye başladığını kavrayamamış. Aklınca, milleti korkutarak terbiye edecek. Belli ki, “Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım” dizesinden de bir anlam çıkaramamış. Bu iktidar, keyfi uygulamalarla, adaleti çiğneyen yargı sopasıyla, cübbelerine ilik açtırmış kontenjan savcıları ve hakimleriyle, kantarın topuzunu kaçırdı. Şaka-maka, istibdatla ömür boyu iktidarda kalacaklarına inanıyorlar. Ama buradan acı gerçeği hatırlatayım; 2017’deki mühürsüz zarflardan beri, parti devletine dönüştürdükleri bu mekanizma, önce onların başına yıkılacaktır. Tarih bunu söyler, milletimizin feraseti de bunu işaret eder.” ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, İYİ Partili milletvekillerinin Ak Parti’ye geçmesiyle ilgili de “Bazılarının bizden ayrılmaları kayıp değil kazançtır. Demokrasilerde vatandaşın oyunun namusunu, siyasetçinin namusu korur. Her siyasetçi de kendi namusundan mesuldür. Erdoğan’a seslenen Dervişoğlu, “Makam mevki dağıtarak belli ki imkansızı istiyorsun! Sana yol vermeyeceğiz. Bunun için siyasi entrikalar ve tezgahlar kurmaya hazırlanıyorsan buyur gel! Hepiniz birsiniz biz yine tekiz” diye ekledi.