Ressam Ayşen Can’ın deniz ve gemi temalı eserlerini içeren yeni sergisi “Mavi Seyir,” Üsküdar The Bosphorus House’da sanatseverlerle buluştu. Denizciliği ve deniz yaşamını eserlerinde kendine has bir dille anlatan sanatçı, bu sergisinde, denizi bir yaşam yolculuğu olarak ele alıyor. Sergi, toplamda 54 eseri içerirken, bu eserlerin “amiral” niteliğindeki parçası Atatürk ve Türk ulusunu temsil eden özel bir tablo oldu.

Açılışta Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş ve eşi Barış Dedetaş’ın yanı sıra, TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu, TMMOB Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası Başkanı Yaşar Canca, İTÜ Denizcilik Fakültesi Mezunları Sosyal Yardım Vakfı üyesi Kazım Bakan gibi denizcilik camiasından pek çok önemli isim hazır bulundu. Ayrıca Kıyı Emniyeti ve Deniz Emniyet Derneği gibi sektörden temsilciler de sanatçıya destek verdi.

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, açılış kurdelesini Ayşen Can ve ailesiyle birlikte keserken, Üsküdar’ın denizcilik temalı sanat etkinliklerine kapılarını her zaman açık tutacaklarını belirtti. Sinem Dedetaş, denizin ve denizciliğin kültürel anlamda önemine değinerek Üsküdar’da bu tür etkinliklerin artmasını dilediklerini ifade etti.

Ayşen Can, eşi Kapt. Mustafa Can ile birlikte altı yıl boyunca dünya denizlerini dolaşmış, bu süreçte deniz yaşamına dair gözlemlerini ve deneyimlerini biriktirmiş bir sanatçı. Serginin “seyir” temasının kaynağının da bu uzun deniz yolculukları olduğunu vurgulayan Can, “Seyir, doğumdan ölüme kadar süren bir yolculuktur. Eşim ve oğlumla altı yıl boyunca gemide yaşadım; ülkelerin kültürlerini, denizde yaşamın tüm ayrıntılarını izledim. Bu sergimde de deniz yolculuğunun hiç bitmeyen seyrini tuvale aktarıyorum” dedi.

Eserlerinde gemilere ait çapa, pusula, lumbuz ve dümen gibi denizcilik öğelerine de yer veren sanatçı, her bir parçanın aslında yaşamın farklı yönlerini temsil ettiğini belirtti. Can, “Çapa, zor zamanlarda gemiyi sabit tutar ve düşünmeye sevk eder, bir nevi hayata tutunmayı sağlar. Pusula ise hayatımızın yönünü belirler; yanlış bir pusula okuması insanı çıkmazlara sürükleyebilir” diyerek, denizcilik terimlerinin hayatla olan paralelini ortaya koydu.

Her sergisinde, ulusal değerlere vurgu yapan özel bir eser hazırlamayı gelenek haline getiren Can, bu sergide de Atatürk’ü ve Türk halkının ona olan sevgisini simgeleyen bir tabloya yer verdi. Bu tablo, Atatürk’e Anıtkabir’de gösterilen sevgi selini, ünlü “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözleriyle harmanlıyor. Can, bu eserinde Cumhuriyet’in bağımsızlık seyrinin sonsuza kadar süreceği mesajını verdiğini belirtti.

Sanatçı aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerine de büyük önem veriyor. Her sergisinde bir eserini eşarplara bastırıp, bu eşarpların satış gelirini İTÜ Denizcilik Fakültesi Mezunları Sosyal Yardım Vakfı (DEFAV) ve Çankırı Eğitim ve Kültür Vakfı’na bağışlıyor. Ziyaretçilerin büyük ilgi gösterdiği eşarp geleneğini bu sergide de devam ettirecek olan Can, sanatın topluma katkıda bulunması gerektiğini dile getirdi.

Ayşen Can’ın sanatı, denizcilik müzeleri ve çeşitli denizcilik firmalarının koleksiyonlarında da yer alıyor. Sanatçı, “Geldikleri Gibi Giderler” isimli önceki sergisinde Atatürk ve Kartal İstimbotu’nu betimleyen bir tablo sunmuş, bu tablo açılıştan bir gün önce büyük bir tersane tarafından satın alınarak koleksiyona dahil edilmişti. Ayşen Can, çalışmalarını İstanbul’daki Şen Atölye’de sürdürüyor ve burada öğrencilere resim dersleri veriyor.

Sergi, Üsküdar The Bosphorus House’da 12 Kasım 2024’e kadar sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.