TÜGVA BİNASINA PATLAYICIYLA SALDIRI DÜZENLEDİĞİ İDDİASIYLA YARGILANAN BESRA YALÇIN 20 YIL 10 AY HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İstanbul Gaziosmanpaşa’da bulunan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucusu ve Yüksek İstişare Kurlu üyesi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) binasına el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlediği iddiasıyla tutuklu yargılanan Besra Yalçın hakkında üç ayrı suçtan 20 yıl 10 ay hapis cezası verildi.

GAYE ŞEYMA CAN

İstanbul Gaziosmanpaşa’da bulunan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucusu ve Yüksek İstişare Kurlu üyesi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) binasına el yapımı patlayıcıyla saldırı düzenlediği iddiasıyla tutuklu yargılanan Besra Yalçın hakkında üç ayrı suçtan 20 yıl 10 ay hapis cezası verildi.

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Besra Yalçın ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada, sanık Besra Yalçın’ın eski erkek arkadaşı Kazım Çağlar tanık olarak dinlendi. Tanık, sanık ile bir dönem aralarında duygusal bir bağ olduğunu belirterek, “Besra anneme bakıyordu. Bu nedenle tanıştık. Birlikteliğimiz 3-4 ay sürdü. Sonra ayrıldık. Aramızda siyasi bir konuşma geçmedi” dedi.

Besra Yalçın’ın kendisine “Karanlık işlere gireceğim” dediğini aktaran tanık Çağlar, “Ben de ‘Ufak paralar için sicilini kirletme’ dedim. Besra’nın rahatsızlığı vardı. Onun kredisi için paraya ihtiyacı vardı. Ama hangi işler olduğunu sormadım çünkü şaka olduğunu söyledi” diye konuştu.

BESRA ÇALIK, HİÇBİR YERE SALDIRMADIĞINI İFADE EDEREK BERAATİNİ İSTEDİ

Sanık Besra Yalçın ise “Böyle bir suça karışmadım. Söz konusu yere herhangi bir saldırıda bulunmadım. Ne para karşılığında ne de parasız” diyerek beraatini ve tahliyesini talep etti.

20 YIL 10 AY HAPİS CEZASI VERİLDİ

Kararı açıklamadan önce mahkeme başkanı sanığa, “Birçok delille, suçu işlediğin sabit” dedi. Heyet, sanık Yalçın’ı “Silahlı terör örgütüne üye olmak”, “Örgüt faaliyeti çerçevesinde tehlikeli madde bulundurmak” ve “Kamu malına zarar vermek” suçlarından toplam 20 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın üzerine atılı “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” suçundan ise ceza verilmesine yer olmadığına karar veren heyet, sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti.